Subscribe News Feed Subscribe Comments

termometre az önce 43 dereceyi gösterdi.

Götümüzün tutuştuğu sıcak günden alevli meyve tabağı tadında merhaba. Beynim tam erimeden birşeyler pisleyebilirsem buraya ne güzel olur. Şimdi mesela çıkıp spora gitmem gerek, her gün yaptığım gibi ama aklı olan bu havada dışarı çıkmaz. Hele benim gibi über-hassas biri hiç çıkmamalı. Güneş alerjim deseniz var, güneş gözlüğü takmama rağmen güneşe çıktığım anda gözlerim akmaya başlıyor yüzüm kıpkırmızı oluyor garip tepkiler gösteriyor cildim güneşe karşı. Dışarı çıkacağım zaman isterse kış olsun güneş varsa 50 faktörlük güneş kremi sürüyorum. Hoş gerçi deniz/havuz kenarında fazla işe yaramıyor.
En azından bugün gittiğim spor salonunun açık havuzuna gitmeyi düşündüm. İstemek başarmanın yarısıdır derler ya. Engelleyen faktörler var ama. Cumartesi pazarları açık havuz bölümü ana baba günü oluyor bu bir. İkincisi ise zengin-kokoş teyzelerin popülasyonu haftasonu cumadan itibaren açık havuz bölümünde fazlasıyla artıyor. En çok korktuğum ise bu teyzeler. Elmas kolyeleriyle kavrulurlarken havuz kenarındaki kızlara bakıp onları çekiştiriyorlar. Baya bi şahit oldum buna. Bi kız geçiyor mesela"Gördün mü bacakları çarpık" ben geçerken "bizim gençliğimizde bu kadar kilolu muyduk?" E duyuyorum ama?! Sizin zamanınız derken buz devri falan olmayasın diye kükreyecektim az kalsın. Götüm büyük lan ne var. İleride çocuğuma "ben gençken 48 kiloydum" demicem. Umrumda da değil. Ama sırf bu bağıra bağıra dedikodu yapan teyzeler yüzünden haftasonu hiç gidesim yok havuza.Yüzerken bile eleştiri yapan enteresan varlıklar. Acaba yaşlanınca ben de mi böyle mala bağlicam merak ediyorum.
Gerçi pekala kalabalık bir yandan. O açık havuz çiş havuzuna dönüyor kolluklu bebeler girdikçe oraya. En güzel haftaiçi gitmek sakin, bomboş oluyor,havuz da temiz oluyor, kendi halinde üyeler geliyor öyle dedikodusuz dırdır etmeyen.
İşte şu an gidemediğim için dert yanıyorum buraya. Çünkü biliyorum çok kalabalık. Hem de pazar günü. Fitness'a gidersem bugün eğer -o da ayrı olay- klimalar var alttan soğuğu veriyolar salona. En eğlendiğim şey, havlumu klimanın üstüne koyup serinletiyorum sonra enseme koyuyorum mis gibi oluyor. Sonrasında üşütme riski var da o serinleme yöntemi çok tatlı bişey.
Bu havada da arkadaşlarla yapacağımız şeylerden biri ya serin serin papazın bağına gidip oturmak ya da klimalı bi sinemaya gidip film izlemek.Serinleme yöntemlerimiz böyle bir sonraki yazıda görüşmek üzere, hava durumu konusunda bıkbık etmeyeceğim artık yeterince kafa ütülediğimi düşünmekteyim.

0 potasyum!:

 
You're my disco,playing on the radio. | TNB